Çöp tanımı görecelidir. Tanımı kolay değil, karmaşıktır. Zaman ve mekana ve ülkeye göre değişmektedir. Farklı niteliklere sahiptir. Çöpün zamanla kazandığı anlam da tanımı zorlaştırır. ‘At çöpe gitsin’ ya da ‘geçti bunun modası’ dediğimizde atılan birşeyi anlıyoruz. Geri kazanım ve geri dönüşüm ile kazandığımız bir değer ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla çöp hem kaybedilen hem de kazanılan bir değer olmaktadır.
İnternet teknolojisinin gelişmesiyle birlikte sosyal medya kullanımı hayatımıza iyice yerleşerek kullanıcı sayısını arttırmaktadır. Her geçen gün daha da önemli hale gelen sosyal paylaşım platformları aracılığıyla insanlar sosyalleşme ihtiyaçlarını gerçekleştirerek kendilerini ifade etmektedirler.
Neden bitkisel beslenme? Çünkü hayvancılık, fosil yakıtlardan sonra sera gazı (GHG) emisyonlarının en büyük ikinci nedeni. Ayrıca ormanların yok olmasının, su ve hava kirliliğinin ve biyolojik çeşitliliğin kaybedilmesinin önemli bir sebebi. Et tüketimimizi azaltmalıyız. Yeni araştırmalar, bitkisel temelli beslenme düzenine geçmenin, bireysel karbon ayak izimizi yüzde 35'e kadar azaltabileceğini ortaya koyuyor. Aslında 3 temel sebebe dayanıyor : İnsan Sağlığı, Gezegenin Sağlığı ve Vicdani Rahatlama
Şu yaşımıza kadar eski sevgilimizden mesleğimize, patronumuzdan eve gelen kargocuya kadar herkese defalarca şans vermişken, neden sevmediğimiz gıdalar konusunda bu kadar ısrarcıyız?
“Abla yemin ederim hakiki köy ürünü, %100 katkısız, saf, naturel, hormonsuz bunlar” diye başlar bütün yol kenarı alışverişleri. Pazarlarda, dükkânlarda, doğal ürün sattığını iddia eden çiftliklerin web sitelerinde ya da kırsalda yol kenarlarında hemen hemen hepimizin sürekli duyduğu ve nedense koşulsuzca güven veren sözler bunlar. Hatta alıp bir de konu komşuyla “ye kız doğal bunlar” diye paylaştığımız, çoluk çocuğumuza hiç düşünmeden yedirdiğimiz ürünlerin tanımları.